Sinsi bir yağmur gibi fısıldayan sesin uzaklardan
Sanki kör bir atlı kosup duran dört nala
Bu kentte, sokaklarda, basıbos, umarsızca
Sen hiç gördün mü, onun yüzünü
Hiç yolun düstü mü o ıssız kente
Sen hiç gördün mü, onun yüzünü
Hiç yolun düstü mü o ıssız kente
O çılgın adam oturmus piyanonun basında
Elleri uçar gider yeryüzünden uzaya
Uzağa, o buz kesmis aydan da öteye
Sen hiç gördün mü, onun yüzünü
Hiç yolun düstü mü o ıssız kente
Sen hiç gördün mü, onun yüzünü
Hiç yolun düstü mü o ıssız kente
Oyun muydu yoksa bir serüven taslağı mı
Devirmis tüm setleri, yakıp yıkmıs kaleleri
Sanırsın yarıp geçer en çetin çevirmeyi
Sen hiç gördün mü gündüz düsleri
Uykusuz kaldın mı beyaz gecelerde
Sen hiç gördün mü gündüz düsleri
Uykusuz kaldın mı beyaz gecelerde
HATA BİLDİR
|
Yorum Yapın